AnasayfaEdebiyat

CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI-3-

Cumhuriyet dönemi edebiyatı, bu dönemde ortaya konan ve dil, biçim, içerik yönünden yalınlık, halkçıIık, gerçekçilik, toplumculuk gibi yönelimler göst

Ahmet Hamdi Tanpınar
Ziya Paşa
Sözlü Kompozisyon Türleri

Cumhuriyet dönemi edebiyatı, bu dönemde ortaya konan ve dil, biçim, içerik yönünden yalınlık, halkçıIık, gerçekçilik, toplumculuk gibi yönelimler gösteren şiir, roman, öykü, oyun, deneme gibi türlerde verilmiş ürünlerin tümünü kapsar.

 

Cumhuriyet dönemindeki toplumsal atılım ve değişmelerle bu dönemde ortaya konan edebiyat ürünleri arasında sıkı bir etkileşim vardır.

 

Cumhuriyet, köklü bir düzen ve siyasal yapı değişikliğidir. Bu değişikliğin temelinde iki ana düşünce iç içedir: Ulusalcılık ve uygarlıkçılık.

 

Cumhuriyetle gelen yenilikler; teokrasiden demokrasiye, ulusal egemenliğe, laik toplum düzenine geçiş; kılıkta, yazıda, ölçülerde, hukukta … devrim çağdaş uygarlığa geçişi hızlandırmıştır.

 

Cumhuriyetle gelen değerleri halka mal etme çabaları, halkevleri, klasiklerin çevrilmesi, okuma yazma oranını yükseltme gayretleri bu köklü yapı değişikliğini toplumun yaşayışının bir parçası haline getirmeyi hedefledi ve bu hedefe doğru hızla ilerlendi. Bu değişiklikler, kuşkusuz, edebiyata da yansıdı. En basitinden İstanbul’dan yetişen yazarların oranı ile Anadolu’dan yetişenlerin oranı çok değişti. Bu durum, edebiyatımızın haritasını da değiştirdi. Anadolu’ya yönelmiş, değişik bölgeleri değişik yazarların kalemlerinden yansıtmış bir edebiyat gelişti.

 

Tanzimat’tan beri süren Batılılaşma sorunu Cumhuriyet’te de edebiyatın alanında yer aldı. Refik Halit Karay’ın "Deli", Peyami Safa’nın "Fatih-Harbiye", Ahmet Hamdi Tanpınar’ın "Huzur’, Halide Edip Adıvarın "Sinekli Bakkal"ı bu yöndeki romanların başında gelir. Cumhuriyet döneminde Kurtuluş Savaşı’nı konu alan sayısız yapıt verildi.

Ateşten Gömlek, Vurun Kahpeye (Halide Edip Adıvar), Dikmen Yıldızı (Aka Gündüz), Yaban, Sodom ve Gomore (Yakup Kadri Karaosmanoğlu), Biz insanlar (Peyami Safa), Üç İstanbul (Mithat Cemal Kuntay), Yorgun Savaşçı (Kemal Tahir), Kalpaklılar (Samim Kocagöz), Kurtlar Sofrası (Attila ılhan) …

 

          Kurtuluş Savaşı sonrası Cumhuriyet’in ilanı, Türk toplumunu çağdaş bir yaşama kavuşturmuştur.

          Milli Edebiyatçıların başlattığı "dilde sadeleşme’ 1932’de TDK’nin kuruluşuyla birlikte bilimsel niteliğe kavuşmuştur.

          Bu dönemde aruz ilgi görmemiş; ilk dönemde, Milli Edebiyat’ın bir uzantısı olarak hece ölçüsü, ilgi görmüştür. Serbest nazmın benimsenmesiyle o da önemini yitirmiştir.

          Önceleri özellikle Atatürk Devrimlerini ve genç Cumhuriyeti işleyen şair ve yazarlar, zamanla ülke sorunlarını işlemeye başlamışlardır.

          Yazı dili ile konuşma dili arasındaki kopukluk ortadan kalkmıştır.

          Çok sayıda derginin çıkması kültür ve sanata katkıda bulunmuştur.

          Düzyazıda; roman, öykü, tiyatro, düşünce yapıtları, dergiler önemli bir boşluğu doldurmuştur.

          Batı, günü gününe izlenmiştir.

          1940’Iı yıllar ve sonrasında eleştirel düşünme ve çok seslilik iyice belirginleşmiştir.

 

A) YEDİ MEŞALECİLER

1928’de "Meşale" adlı ortak şiir kitabı yayımlayan ger şairlerin oluşturduğu bir topluluktur. Beş Hececilerde farklı bir şiir yaratmayı amaçlamışlardır. Hececilerin şiirlerini "kuru ve donmuş" diyerek eleştirmişler; ancak kendileri de fazla etkili olamamışlardır. Bu yedi sanatçı şunlardır: Sabri Esat Siyavuşgil, Ziya Osman Saba, Yaş Nabi Nayır, Muammer Lütfi, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret Solok, Kenan Hulusi Koray.

 

ZİYA OSMAN SABA: Yedi Meşalecilerin en önemli şairidir. Hece ölçüsüyle ve serbest biçimlerle şiirler yazmıştır. Çocukluk anıları, geçen zaman, kader, ölüm vb. konuları başarılı biçimde işlemiştir.

Yapıtları: Mesut insanlar Fotoğrafhanesi (öykü); Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman, Nefes Almak (şiir)

 

B) BİRİNCİ YENİ (GARİP AKIMI)

Orhan Veli Kanık, Oktay Rifat Horozcu ve Melih Cevdet Anday Varlık dergisinde eski şiire karşı yeni bir şiir anlayışı ortaya koydular (1936). Bu şiir ölçüsüz, uyaksız, şairanelikten uzak, günlük dille yazılmış bir şiir olacaktı. Bunlar, şiirlerini "Garip" adlı bir kitapta topladılar. Bu nedenle "Garipçiler" adıyla anıldılar. Bu şiiri özellikle Nurullah Ataç destekledi. Garipçiler, sonradan, "Birinci Yeni" adıyla da anıldılar. Garip hareketi kısa sürede yaygınlaştı. Gençlerden büyük ilgi gördü, dönemin öteki şairlerini de etkiledi.

 

Orhan Veli’nin, "Garip" adlı kitaba yazdığı önsöz, bu yeni şiir hareketinin açıklaması durumundaydı.

Bu üç şair, başlangıçtaki birlikteliklerini sürdürmediler. Garip’in ikinci baskısını Orhan Veli kendi şiirleriyle yayımladı.

Garip hareketiyle ilgili bilgiler şöyle özetlenebilir:

 

Akımın kurucuları Orhan Veli, Melih Cevdet Anday ve Oktay Rifat’tır.

ü      Hece ölçüsünü, dörtlük birimini ve uyağı terk ettiler.

ü      Şairce deyişler, mecazlar, benzetmeler yerine yalın ve içten bir söyleyiş getirdiler.

ü      Sıradan insanı ve sokağı şiire soktular, yaşama se¬vincini işlediler.

ü      Halk şiirinin olanaklarından, espriden, şaşırtmacadan yararlandılar. Sürrealizmin kısmen etkisinde kaldılar.

 

ORHAN VELİ KANIK: Serbest şiir anlayışının yerleşmesini sağlamıştır. Hece ve uyak anlayışını dışlamıştır. Her konuyu şiirlerinde işlemiş, böylece "nasır, ayna, cımbız "gibi sıradan sözleri şiire sokmuştur. Gündelik yaşamı yalın bir dille yazmıştır. Şiirlerinde sürrealist izler görülür. La Fontaine masallarının manzum çevirisini yapmıştır. Nasrettin Hoca fıkralarını da manzum olarak anlatan "Nasrettin Hoca Hikayeleri"ni yayımlamıştır.

Yapıtları: Garip, Vazgeçemediğim, Destan Gibi, Yenisi, Karşı (şiir).

 

OKTAY RİFAT (HOROZCU): Yeni şiirin öncülerindendir. Şiir çevirileri ve romanları da vardır.

Yapıtları: Garip, Güzel/eme, Karga ile Tilki, Perçemli Sokak, Aşık Merdiveni, EI/eri Var Özgürlüğün (şiir); Bir Kadının Penceresinden, Danaburnu (roman); Birtakım insanlar, Kadınlar Arasında, Yağmur Sıkmtısı … (oyun)

 

MELİH CEVDET ANDAY: Garip akımından sonra sosyal sorunlara ağırlık vererek şiir, tiyatro, roman ve deneme türlerinde yapıtlar verdi.

Yapıtları: Rahatı Kaçan Ağaç, Telgrafhane, Yan Yana, Kol/an Bağlı Odysseus, Sözcükler (şiir); içerdekiler, Mikadonun Çöpleri, Müfettişler (tiyatro); Aylaklar, Gizli Emir (roman); Doğu – Batı, Konuşarak (deneme)

 

C) İKİNCİ YENİ

1950’den sonra doğup gelişen bir şiir akımıdır. Orhan Veli ve arkadaşlarının şiir anlayışına tepki olarak doğdu. Değişik imgeler (hayaller), çağrışımlar ve soyutlamalarla yeni, kapalı bir şiir üslubuna yönelen ikinci Yeniler, Garipçilerin aksine, şiir dilini zorlamayı, "somut"un yerine "soyut"u … önemsediler. Halk şiirine uzak durdular. Biçime daha çok önem veren bu şairler az çok sürrealist (gerçeküstücü) bir yaklaşım sergilediler. Bunlarla ilgili bilgileri, şöyle özetleyebiliriz:

 

ü      Garip akımına tepki olarak çıktılar.

ü      Doğayı, insanı ve görünümü kendilerine özgü bir anlayışla verdiler.

ü      Halk şiirine sırt çevirdiler.

ü      Yalın ve açık bir anlatım yerine, kapalı ve soyut bir anlatımı yeğlediler.

ü      İnsanın bilinçaltına inmeye çalıştılar (sürrealizmin etkisiyle).

ü      Önemli Temsilcileri: Cemal Süreya, Turgut Uyar, Ece Ayhan, Kemal Özer, Ülkü Tamer, Sezai Karakoç, İlhan Berk, Edip Cansever …

 

CEMAL SÜREYA: ikinci Yeni’nin öncülerindendir. Şiirlerinin yanı sıra sanat konularındaki deneme ve eleştirileriyle de tanınmıştır. "Papirüs" dergisini çıkararak sanat, edebiyat dünyasında etkili olmuştur. İlk şiirlerinde biçim kaygısı ağır bastı. Sonraları toplumsal içerikli, insani özü ağır basan şiirler yazdı. "Şiiri, ince buluşların, duygulanımların, yaşanan gerçekliğin, toplumsal ve kültürel birikimin kendine özgü bir söyleyişle bütünleşmiş bileşimidir."

Yapıtları: Üvercinka, Göçebe, Sevda Sözleri, Güz Bit¬ti… (şiir) Şapkam Dolu Çiçekle, Yüz, Folklor Şiire Düşman … (deneme-eleştiri)

 

TURGUT UYAR: Önceleri Garip şiirinin etkisinde kaldı. Aşk, ayrılık, ölüm temalarını işledi. 1950’den sonra İkinci Yeni’nin en önemli isimleri arasında yer aldı.

Yapıtları: Arz-ı Hal, Türkiyem, Tütünler Islak, Divan, Kayayı Delen incir … (Şiir)

 

ECE AYHAN: Yeni motifler, karanlık çağrışım atkılarıyla ördüğü şiirleri; onu, şiirimizde İkinci Yeni akımının en çok sözü edilen şairlerinden biri yapmıştır.

Yapıtları: Kmar Hammm Denizleri, Bakışsız Bir Kedi

Kara, Ortodoksluklar, Sivil Şiirler    (şiir), Defterler,

Yeni Defterler, Aynalı Denemeler            (Anı, deneme,

 

EDİP CANSEVER: İkinci Yeni’nin önde gelen, özgün şairlerindendir. Kendisinden sonra gelenleri etkiledi. "Anlam"a önem verdi. Anlatılamayan, anlatılamadan kalan ayrıntıları bulup çıkarmaya çalıştı.

Yapıtları: ikindi Üstü, Diriik Düzenlik, Yerçekimli Karanfil, Umutsuzlar Parkı, Petrol, Ben Ruhi Bey (şiir)

 

AHMET KUTSİ TECER: Halk edebiyatının etkisindedir. Şiirlerinde hece ölçüsünü kullanmıştır. İçten ve lirik şiirlerinde yurt, ulus sevgisini başarılı biçimde işlemiştir.

Yapıtları: Şiirler (şiir); Koçyiğit Köroğlu, Köşebaşı, Bir Pazar Günü (tiyatro).

 

KEMALETTİN KAMU: Savaş, yurt, gurbet konularını işlemiştir. Şiirlerinde içten duygular egemendir. Hece ölçüsüyle yazılan bu şiirlerde lirik ve epik özellikler vardır. Şiirleri ölümünden sonra toplanarak kitaba dönüştürülmüş¬tür. "Bingöl Çobanları", "Gurbet" adlı şiirleriyle tanınır.

 

ÖMER BEDRETTİN UŞAKLI: Biçim olarak hececilere bağlıdır; ancak özde onlardan ayrılır. Lirik bir şairdir. Şiirlerinde yurt güzelliklerini, gurbet tedirginliklerini, çocukluk anılarını ve ölümü anlatır.

Yapıtları: Deniz Sarhoşları, Yayla Dumanı, Sarıklı Mermerleri (şiir)

 

AHMET HAMDİ TANPINAR: Şiir, öykü, roman ve deneme türünde ürün vermiştir. Doğu ve Batı kültürünü birleştirmiştir. Şiirlerinde ve romanlarında tarih, zaman, psikolojik tahlil ve rüya önemli yer tutar. Biçim, imaj, ses kaygısı taşıyan şiirlerinde sembolizmin özellikleri vardır.

 

Yapıtları: Şiirler (şiir): Huzur (kişiler: ıhsan, Nuran, Suat, Mümtaz … Mümtaz’ın, kişisel mutluluğu ile toplumsal sorumluluğunun çatışması anlatılır; psikolojik çözümlemeler yapılır),

 

Saatleri Ayarlama Enstitüsü (kişiler: Hayri İrdal, Halit Ayarcı, Pakize … ),

Mahur Beste._. (roman);

 

Yaz Yağmuru, Abdullah Efendi’nin Rüyaları (öykü);

 

Beş Şehir (deneme);

 

XIX. Yüzyıl Türk Edebiyatı Tarihi (inceleme) …

 

NECİP FAZIL KISAKÜREK: Tasavvuf düşüncesinden aldığı ilhamla, modern Fransız şiiri ölçüleri içinde değerlendirmiştir. Şiirlerinde insan, evren, madde ve ruh problemlerini, insanın iç dünyasındaki çatışmaları, gizli duygu ve tutkuları işlemiştir. Oyunlarında ruhsal bunalımları ustaca işleyen ve hemen her dalda ürün veren sanatçı, kendine özgü bir üslup kullanmıştır.

 

Yapıtları: Örümcek Ağı, Kaldırımlar, Ben ve Ötesi, Çile (şiir); Tohum, Bir Adam Yaratmak, Reis Bey (tiyatro); Aynadaki Yalan (roman)

 

BEHÇET KEMAL ÇAGLAR: Hece ölçüsüyle yazdığı şiirlerde Atatürk sevgisini, yurt güzelliklerini işlemiştir. Ulusal konuları işleyen tiyatro yapıtları da vardır. Tüm şiirlerini "Benden içeri" adlı kitabında toplamıştır. "Onuncu Yıl Marşı"nın söz yazarlarından biridir (öteki: Faruk Nafiz Çamlıbel).

 

Yapıtları: Erciyesten Kopan Çığ (şiir); Hür Mavilikte (gezi); Çoban (tiyatro)

 

AHMET MUHİP DIRANAS: Şair, çevirmen ve oyun yazarıdır. Şiirlerinde aşk, mutluluk, doğa temalarını işlemiştir. Türkçeyi iyi kullanan şairlerdendir. Baudelaire’in sembolizminden etkilenmiştir. Şiirde ses ve biçim mükemmelliğini amaçlamıştır. Yeni bir şiir yapısı içinde ruhun iç yansımalarını işlemiştir. "Fahriye Abla" şiiriyle ünlenmiştir.

Yapıtları: Şiirler (şiir); Gölgeler, O Böyle istedi, Çıkmaz (tiyatro)

 

FAZIL HÜSNÜ DAGLARCA: Yalın bir dili, etkili bir anlatımı vardır. Biçime, sembollere ve ses güzelliğine önem vermiştir. Konularının yelpazesi geniştir. Destanları, sosyal olayları, çocuk temalarını işleyen şiirleri vardır.

 

Yapıtları: Havaya Çizilen Dünya, Çocuk ve Allah, Üç Şehitler Destanı, Çakırın Destanı, Toprak Ana, Sivaslı Karınca, Vietnam Körü, Hiroşima (şiir) …

 

CAHİT KÜLEBİ: Aşık tarzı dili ile dikkat çekmiştir. Bu tarzıyla Anadolu insanının sevgilerini, acılarını, sıkıntılarını şiire başarılı biçimde yansıtmıştır.

 

Yapıtları: Adamın Biri, Rüzgar, Atatürk Kurtuluş Savaşında, Yeşeren Otlar, Süt, Sıkıntı ve Umut (şiir)

 

ATTİLA İLHAN: Şiirde ve nesirde başarılı ürünler vermiştir. Tutturduğu çizgide kimliğini sürdürmüştür. Şiirlerinin teması; aşk, bunalım, ölüm, yalnızlıktır. Düzyazıda da başarılıdır. Romanlarının çoğu yakınçağ gerçeklerini işler. Sosyal sorunları inceleyen çalışmalarıyla da dikkati çekmiştir.

Yapıtları: Duvar, Sisler Bulvarı, Ben Sana Mecburum, Tutuklunun Günlüğü (şiir); Sokaktaki Adam, Kurtlar Sofrası, Bıçağın Ucu, Sırtlan Payı, Gazi Paşa (roman); Hangi Batı, Hangi Sol, Faşizmin Ayak Sesleri (inceleme, deneme); Abbas Yolcu (gezi)

 

ARİF NİHAT ASYA: Şiir, mensur şiir, deneme ve fıkra dalında örnekler verdi. Şiirde vatan, bayrak, millet, kahramanlık, tarih, aşk, doğa temalarını işledi. Dili sadedir.

Yapıtları: Heykeltıraş, Yastığımın Rüyası, Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor, Dualar ve Aminler … (şiir), Kanatlar ve Gagalar (özdeyişler) …

 

COŞKUN ERTEPINAR: Günümüz şairlerindendir. Ölçülü ve uyaklı şiirler yazar. Yurt sevgisi, barış, kardeşlik, dostluk temalarını işler.

 

Yapıtları: Dönülmez Zaman için, Tek Adam, Şu Dağlar Bizim Dağlar, Destan Atatürk … (şiir)

 

ZEKİ ÖMER DEFNE: Halk şiirinden ve halk ağzı söyleyişlerden etkilenerek şiirler yazmıştır. Kimi yörelerimiz için yazdığı "güzelleme"lerde halk şiiri geleneğine iyice yaklaşmıştır.

BEHÇET NECATİGİL: Şiirde kırk yılını, doğumundan ölümüne, orta halli bir vatandaşın, birey olarak başından geçecek durumları anlatmaya ayırdı. Ev-aile-yakın çevre ortamını yansıttı. Şiirde biçimsel yenilikler de denedi. Özgün bir şair olarak nitelendirildi. Şiirden başka, radyo oyunları yazdı, çeviriler yaptı.

 

Yapıtları:

Edebiyatımızda isimler Sözlüğü,

Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü

Kapalı Çarşı,

Çevre,

Evler,

Eski Toprak,

Arada,

Dar Çağ,

İki Başma Yürümek (şiir),

Yıldızlara

Bakmak,

Gece Aşevi, Üç Turunçlar             (radyo oyunları),

WORDPRESS: 0
DISQUS: